Merhaba sayın okuyucular, hala buraları okuyan kaldıysa yeni bir yazı serisi başlatmak istiyorum. Amacım binlerce insanın okuyacağı bir yazı yazmaktan ziyade gelecekteki kendime veya hayatımdaki insanlara geçmişe dönüp bakıp neler yaşadığımızı tekrar gözden geçirme fırsatı vermek. Bu yazıda hem kendi hayatımda yaşadığım şeylerden bahsedeceğim hem de içinde bulunduğumuz coğrafyada neler yaşandı gözden geçireceğim. Başlarda bu tarz bir seriyi yıllık olarak yapmayı hayal ediyordum fakat periyod çok uzun olduğunda eksiklikler kalacağını düşündüğümden aylık yapmayı deneyeceğim. Deneyeceğim diyorum her ne kadar bir şeyleri yarım bırakmayı sevmesemde iş yazı yazmaya gelince üşengeçliğim tutuyor hem sene oldu 2024 bu devirde kim oturup blog okuyor ki zaten.
Gelelim ocak ayına, bu ay yaşananları elimden geldiğince kronolojik bir şekilde aktarmaya çalışacağım. Kazasız belasız 2024 yılına girdik öncelikle bu sevindirici bir şey. Münferit olayları saymazsak çok daha kötü yılbaşı geceleri de yaşamıştık çok şükür ufak tefek her zaman yaşadığımız “müslüman noel kutlamaz” atışmaları dışında bir sıkıntı yaşanmadı. Uzun yıllardır peşimizde olan ve son yıllarda vites yükselten enflasyon belası bu yılbaşında da peşimizi bırakmadı. 1 Ocak demek zam demek. Benim için en göze çarpan araba fiyatları oldu. Eylülden beri yükselmeyen fiyatlar 2024’ün gelmesiyle ufaktanda olsa bir zıplama yaşadı. Tabi araba fiyatları bir çoğumuzun umrunda değil çünkü karnı aç adamın ne işi olur arabayla. Gıda enflasyonu sağolsun ben de burdayım diyerek hayalleri kenara bırakıp gerçeklerle yüzleşmemize vesile oldu. TÜİK her ne kadar aralık ayı için aylık enflasyon için %2.93 desede (komik) ben bunu ortalama %10 civarında hissettim.
Asgari ücret 17,002 ₺ oldu
Evet yanlış duymadınız bu sene asgari ücret 17,002 ₺ oldu. Tahmin edebileceğiniz üzere ücretin kendisinden çok ilave 2₺ gündem oldu. Daha önce yapılan açıklamaya göre artık asgari ücret sene de sadece 1 defa artırılacak. Yani geçtiğimiz iki senede olduğu gibi yılın ortasında 2.bir artış söz konusu değil tabi her denilenin yaşandığı her sözün tutulduğu bir ortam olduğu için inanıyoruz. Tahmin edeceksiniz ki bu ücretin 2024 ocak ayındaki satın alım gücüyle 2024 aralık ayındaki satın alım gücü aynı olmayacak. Bu %49 oranındaki artışın en iyi ihtimalle beklenen %40 enflasyonun altında kalacağına ben şimdiden eminim. Bu ücretle geçimini sağlamak zorunda olan herkese kolaylıklar diliyorum umarım tahmin ettiğim gibi zor günler yaşamayız hiç birimiz.
İstanbul’da kar bekledik gel(eme)di
Garip bir şekilde bütün ay boyunca gün gün İstanbul’da kar bekleniyor haberleriyle uyanmamıza rağmen bir türlü kar yağdığını göremedik. Her ne kadar kışı ve karı sevmesemde insan yine de istiyor.
Japonya’da deprem oldu
Japonya’da 7 büyüklüğünde bir deprem can kayıplarına sebep oldu. Bütün Japonya halkına geçmiş olsun.
İstanbul’da toplu taşımaya zam geldi
Şu saatten sonra zam haberleri bir anlam ifade etmiyor farkındayım ama bence hepimizi ilgilendiren bir haber olduğu için buraya dahil ettim. Toplu taşıma fiyatları %18 arttı. Eğer yıl içinde bir daha zam gelmeyecekse ben çok yüksek bulmadım bu artışı. Tabi İstanbul’da yaşayıp açık öğretim fakültesine yazılıp öğrenci kartı çıkarmayıp tam ücret ödeyen enayiler kaldıysa benim gibi bu haber sizi daha çok ilgilendiriyor. 45 yaşındaki öğrenci kardeşlerim siz indirimli abonmandan devam edin :).
Kripto paralar yükselişe geçti
Son bir yıldır durağan seyreden kripto paralar bu ay yükselişe geçti. Açıkçası eskisi kadar takip ettiğim bir piyasa olmadığı için sebebi hakkında net bir bilgim yok. Bitcoin 49 bin doları gördü en son bu seviyelere 2 yıl önce gelmişti. Altcoinler bitcoin kadar yükselmese de onlarda ufaktan yükselişe geçtiler. Faiz, borsa, döviz gibi enstrümanların hiç birinin enflasyona karşı vatandaşı koruyamamasına istinaden kripto paralar güzel bir yatırım tercihi olabilir tabi tren kaçmadıysa. Yatırım tavsiyesi değildir bu arada onuda söyleyeyim kendiniz araştırın paranızı ona göre değerlendirin.
Araç plakalarına QR kod eklendi
Araç sahipleri artık plaka çıkarırken QR kodlu şekilde plaka çıkaracaklar. Bu yöntem sayesinde sahte plakaların önüne geçilmesi öngörülüyor. Tüm vatandaşın bu uygulamaya geçmesi yıllar sürer herhalde bakalım sonuç ne olacak bekleyip göreceğiz.
Bu kış doğalgaza zam yapılmayacakmış
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, bu kış doğalgaza zam yapılmayacağını açıkladı. Ortalama bir yıldır meskenler için doğalgaz fiyatları değişmiyordu bu kış içinde değişmeyecekmiş. İnsanın inanası gelmiyor ama hepimiz için sevindirici bir haber. Önümüzde seçimlerin olması da bunun gerçekleşmesi için büyük bir etken tabi. Siz yine de camları penceleri açıp kombileri sonuna kadar köklemeyin 🙂
Ayasofya’nın üst katı paralı oldu
Bir kaç sene önce tekrar camiye çevrilen Ayasofya cami’nin üst katındaki galeri paralı oldu. Ücretsiz bir şekilde ibadet edilebilen caminin üst katı benim bildiğim kadarıyla kapalıydı. Artık 25 Euro veren herkes caminin üst katındaki galeriye erişebilecek. Ne diyelim vatana millete özellikle turistlere hayırlı olsun.
9 askerimiz şehit oldu
Kuzey Irak’ta 9 tane askerimizi şehit verdik. Belkide ocak ayının en kötü haberi buydu. Yavaş yavaş bu haberlere alıştırılmaya çalışıyoruz ama alışmamalıyız. Bugün yatağımızda huzur içinde uyuyorsak gece gündüz bunun bedelini ödeyen askerlerimiz sayesinde. Allah hiçbirinin yokluğunu yaşatmasın. Şehitlerimizin mekanları cennet olsun Allah sevdiklerine ve yakınlarına sabırlar versin.
Uzay istasyonundaki Türk
Ocak ayının en çok konuşulan haberi buydu. 19 Ocak gecesi Alper Gezeravcı SpaceX firmasının roketiyle uzay istasyonuna varmak için yola çıktı. Kendisi orada 14 gün kalarak çeşitli deneyler yapacak. Geçmiş kariyerinde askeri bir pilot olan Gezeravcı’nın bu görev için seçilmiş olması beni umutlandırdı açıkçası. Alelade hükümetten birini de göstermelik yollayabilirlerdi. Olaya iki yönden bakmak gerekiyor Türk halkı olarak ikiye bölünmeyi severiz tabi. Bu 14 günlük maceranın maliyetinin 55 milyon dolar olduğu belirtiliyor. Bir kesim yapılacak deneylerin ve sonuçlarının çok etkili olmayacağını bu seyahatin “uzaya gittik işte” temalı seçim propagandası olduğunu düşünüyor. Diğer kesim ise yıllar sonra uzaya çıktık bunun yaşanmış olması bile gelecek nesillere bir ilham kaynağı olacağını düşünüyor. Öncelikle 55 milyon dolar iyi bir miktar onu belirteyim. Herkes gibi ben de o paranın daha iyi değerlendirilebileceğini düşünüyorum fakat her şeye bu bakış açısıyla bakarsak bir adım ileriye gidemeyiz. Evet insanların yoksulluk çektiği bu dönemde bu miktarlar başka konularda daha iyi bir şekilde değerlenindirilebilirdi. Fakat dostlar Türkiye’de yaşadığınızı unutmayın, kamuda yapılan israflar bu paradan kat kat fazla. Bu para bu misyon için harcanmasaydı evet ya şu yapılabilirdi dediğiniz bir şey için harcanmayacaktı zaten. En azından gökyüzüne bakıp oraya erişmek isteyen gençlere bunun imkansız olmadığını göstermiş olduk. Ben de açıkcası orada yapılacak deneylerin falan elle tutulur bir sonuç getireceğini düşünmüyorum fakat sadece insanlarda oluşturacağı motivasyon için bile değer. Parayı saraylara mercedeslere harcayacağımıza bu tarz şeylere harcayabiliriz bence.
F16’lar ve İsveç’in NATO üyeliği
Belki hatırlayanlarınız vardır geçen yaz İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği gündeme gelmişti. Bir ülkenin NATO üyesi olabilmesi için NATO’daki bütün ülkelerin bunu onaylaması gerekiyor bir ülke dahi bunu veto ederse, aday ülke NATO’ya dahil olamıyor. Özellikle İsveç Türkiye için kritik bir ülke. Kendileri bizim terör örgütü olarak gördüğümüz PKK’lıları çok severler. Temmuz ayında 7 maddelik bir anlaşma yapmıştık kendileriyle bugüne kadar hep bu maddelere pek ayak uydurmadıklarından şikayet etti hükümet ama nedense bu hafta birden nasıl olduysa İsveç’in NATO üyeliği için yeşil ışık yaktı. Tabiki de karşılıksız değil bunun karşılığında ABD 40 tane F16 blok 70 ve yanında bir kaç tane daha ekipman satışını onayladı. Milyar dolarları bulan bu anlaşmanın bedelini keşke İsveç’e ödetseydik, Putin’e dondurma parasını ödettikten sonra iyi bir ilerleme olurdu 🙂 Bu arada parasını verip alamadığımız F35’lerin parasını geri isteseydik keşke.
En düşük emekli aylığı 10,000₺ oldu
Bu konu hakkında yorum yapmama gerek yok siz anladınız.
Genel gidişat
Yukarıda elimden geldiğince Ocak ayında yaşanan ve benim için haber değeri taşıyan münferit olaylardan bahsettim. Iskaladığım şeyler elbette olmuştur ama güzel bir özet olduğuna inanıyorum. 2024’ün ilk ve serinin ilk yazısı olduğu için Dünya’da halihazırda yaşanan olaylarada birazcık değinmek istiyorum. Öncelikle Rusya-Ukrayna savaşı hala devam ediyor. Evet bir çoğumuz unuttu ya da bir çoğumuz için artık gündem olmasa da Rusya ve Ukrayna aktif olarak savaşmaya devam ediyor. Savaşın iyisi olmaz savaş kötüdür umarım yeni yıl ile birlikte bölgedeki tansiyon düşer ve yaralar sarılmaya başlanır. Bir diğer husus ise, Filistin’de yaşananlar. Şu anda İsrail, Gazze’de çoluk çocuk kadın erkek demeden sivil halk dahil herkesi öldürerek savaş ve insanlık suçu işliyor. Hiç bir savaşta siviller, hastaneler ve okullar vurulmaz. Bütün dünya bu katliama seyirci kalmayı tercih ediyor umarım bu saldırılarda son bulur ve gazze halkı için zor günler geride kalır. Tekrar söylemek istiyorum ortada bir savaş yok bir katliam var keşke bu katliamın yaşanmaması için elimizden bir şey gelse. Bir diğer olay ise Kızıldeniz’de Husi’lerin yük gemilerini vurması. Bu olay bütün Dünya’yı yakından ilgilendiriyor, bilindiği üzere Kızıldeniz gemi ticaretinin yapıldığı rotada önemli bir konum. Burada yaşanan çatışmalar küresel ekonomiye zarar veriyor. Çatışmalar yüzünden gemiler alternatif yolları tercih etmek zorunda kalıyorlar ve bunun neticesinde tedarik zinciri yavaşlıyor ve maliyetler artıyor. Amerika ve İngiltere bu çatışmanın önüne geçmek için eş zamanlı operasyonlar düzenlesede başarılı sonuçlar elde edemedi. 2024 yılı ekonomik olarak küresel ölçekte sıkıntılı bir yıl olabilir hepimiz için kolaylıklar diliyorum şimdiden. Huzurun ve barışın hakim olduğu bir yıl olması dileğiyle. Buraya kadar okuyup zaman ayırdığınız için teşekkür ederim hepinize sağlıklı mutlu ve huzurlu bir yıl dilerim sağlıcakla kalın.